12 Mayıs 2009 Salı

Ah Erovizyon ah!

Be hey be birader pes! E vallahi pes!..

Erovizyon şarkı yarışmasına herkes elbirliğiyle, ille de boktan şarkılarla mı katılmak zorunda yahu!?

Ne olur bir kere içinize dönün ve samimice, delikanlı gibi
Erovizyon'da yayınlanan onca şarkıdan kaç tanesini arabanızda bangır bangır dinlerdiniz, bu soruyu cevaplayın! Ama lütfen politik olmayın; samimi ve delikanlıca?!.. Hatta olaya ulusal bir irade ile de değil, sadece güzel şarkı duyma isteğinizle bakın olun e mi?..

Yıllar öncesinin hit şarkılarını hatırlayın... Ne adamlar, ne kadınlar geldi geçti arabalarımızdaki ve evlerimizdeki müzik setlerinin içinden. Kulaklarımıza ne melodiler kazındı. Ritmlerine hasta olur insan. Sözlerine, sanatçıların okuyuşlarına hasta olur!..

George Michael, Michael jackson, Madonna, Falco, Elton John, Ub40, Metallica, Rod Steawert ve daha nicesi... Bunların kulaklarımıza kazandırdıkları o estetik titreşimleri hiç unutabildiniz mi?

Sanmıyorum...

Durmayın, hatırlamaya devam edin. Hatta artık eskiler pek desteklemese de günümüze kadar gelin hafızanızda. Halen ne delikanlı, dinamik, ne bomba gibi şarkıcıların ağızlarından ne şarkılar dinliyoruz değil mi?..

Şimdi bir Usher var, bir Justin Timberlake, Beyonce, Enrique Iglesias, Ricky Martin, bir Britney Spears var ki; bence hepsi de yetenekli, sesleri, vücutları ve hareketleriyle gayet özel insanlar... Bunlar sadece birkaçı tabii; daha çok isim sayılabilir bu anlamda...


Gelelim şu
Erovizyon'a...

Tamam... Lafım yok emeğe, çabaya, çalışmalara, azime ve bestekarlara... Ama tekrar soruyorum delikanlı gibi:

Hanginiz şu
Erovizyon'a katılan şarkıların %20'sinden fazlasını alıp da bangır bangır arabanızda dinler ve şenlenirsiniz?!

Vallahi ben herhalde bunu asla yapmam. Yani bendeki oran % sıfır ne yazık ki...

Ve şimdi tekrar ikinci sorumu da tekrar ediyorum:

Eurovision'a katılan şarkılar; bu kadar mı estetik anlayıştan uzak, haldır-huldur koştururcasına, alel acele bir sunu endişesi içinde, bu kadar mı karmaşık orkestralı, bandolu-mızıkalı, piyanolu ve
koca bir ülkenin bir yılını sanki 3 dakika içine herşeyiyle sıkıştırma güdüsünde olmak zorunda!?


Daha da net söylemek isterim yazımın sonunda düşüncemi hatta:


Erovizyon'a katılan şarkılar bu kadar mı boktan olmak zorunda?!..


Ömer Dalman (12.05.2009)
www.antoloji.com/omer_dalman



Hiç yorum yok: